Perşembe, Nisan 27, 2006

Mazeretim var.

Kafam karışık. Ne yazacağımı netleştiremedim. İçimin muzur tarafı, kokoş tarafı, ukala tarafı, yalın tarafı, naif-kırılgan tarafı, kültürlü tarafı, küfürbaz tarafı bir olmuş oyun oynuyorlar bana. Her bir taraf kendi cephesine çekiyor beni. O yüzden aşağıda okuyacaklarınızdan ben sorumlu değilim. Bana ne? Her telden yazacağım şimdi, size keyifli okumalar…

Olmuyor, gitmiyor, kalıyor
Ben şimdi evleniyorum ya, 36dan 38’e çıktım ya. İnemiyorum işte. İnanın bana. Yemiyorum bir şey abartılı. Dikkat ediyorum, tamam diyet yapamıyorum ama dikkat ediyorum kurallara. Hani gelinliğim de straptez ya (böyle mi yazılırdı bu?),bir kollarım var sanırsın Hamza Yerlikaya! Ya böyle lömbür lömbür yağ var. Kışın anlaşılmıyor tabi hep uzun kollu kazak ve gömleklerle. Şimdi gelinlik denemesinde bir giydim o straptezi, aynadan kendi kollarımdan tiksindim. Kollarımın üst tarafından bahsediyorum. Dolma gibi. Maşallah pehlivan misali. O kolları inceltmem lazım. Ama nasıl?
---------------
Akşama BJK’lılar gecesindeyim
Bu akşam Hilton’da BJK’lılar gecesi var. Kendine Gülshen (!) diyen ünlü Türk düşünürü ve bülbül sesli yeni Müzeyyen Senar’ımız, şaheser, sıfır beden ötesi insan da çıkacakmış sahneye. Karı (afedersiniz karı dedim) gece 22.de sahneye çıkacakmış. 22’ye kadar yedin, yedin, yoksa karı (pardon yine karı dedim.) ağzımıza s.çar. Ben de toplu iğneysem beni tanıyanlar bilir, oraya geç gidip o sahne aldığında “oof offf” diye bir öne bir arkaya yaylanarak sallanırken, gözünün içine baka baka tavuğun budunu “haaartt” diye ısırıp ağzıma almazsam neyim? Bakalım ben de onun sinirine dokunacak mıyım? Gerçi yine bilenler bilir, ben o aleme karizmayı çizdiren adamcağız gibi kaçar adımlarla terk etmem de orayı. Ben basmışım parayı o geceye gelmişim, işimden geç çıkmış, süslenip püslenmişim, gitmişim oraya aç bilaç. Sonra karı (yaa, elime engel olamıyorum, pardon ya gene dedim) beni herkesin içinde şamar oğlanı yapacak. Yok öyle. Canı çekiyosa bi çatal veriyim belki sıfır beden olcam diye yemiyo bişey garibim, kıskanıyo tabi karnını doyuranları. Neyse eğer bu hafta sonu paparazzi programlarını seyrederseniz, Dannn…”İzmir hiltonda gülşenle bir seyircisi saç saça baş başa kavga ettiler.” Daaannnn.. Az SONRA!....Daannnn… “ İsminin T.İ olduğunu öğrendiğimiz konuk, şarkıcı Gülşen sahnedeyken tavuğun budunu kemirmeye devam edip gülşene doğru geğirdi. Gülşenin uyarmasıyla daha da abartan T.İ isimli davetli bitirdiği tavuktan arda kalan yağlı lades kemiğini sahneye çıkıp gülşene “ladesim lades olsun mu? Nesine?” diyerek inat yaptı. Birbirine giren ikiliden sıfır beden olduğu için halsiz düşen Gülşen hastanede müşade altına alındı. Gülşeni dövdüğü için karakolda ifade veren T.İ, “vatan sağolsun, ben görevimi yaptım, eğitim şart” dedi… Daaann.. “Gülşeni döven T.İ’ye Murat Taşdemir’den ilanı aşk” Daaannn. Taşdemir T.İ’ye gel Afroditi beraber dövelim” dedi. Daaaann. Azz sonraaaa!
-----------------
Hiçbir şeye vakit bulamıyorum
İki hafta oldu, oturacağımız eve mobilyalarım geldi daha gidip göremedim evimizi. İşim yoğun, seyahatlerim var, haftaya 4 günlüğüne İstanbul’a gidiyorum, İzmir’deki işimin dışında bir de üniversitede öğretim görevlisiyim, haftada 8 saat de oraya gidiyorum, vizeler, testler, dönem ödevleri, sınav hazırla, kağıtları oku, iş yerindeki projeleri takip et, çalışanların sorunlarıyla ilgilen, orayı derle, patronun emirleriyle boğuş, okulda öğrencilere proje ver, derslere hazırlan, nişanlıya ilgi göster, anayla babayla ilgilen, nişanlının ailesine hürmet ve ilgide kusur etme, anneanne-dedeye ilgi göster, evlilik hazırlıkları ve detayları, eh tabi ilgi gösteremediğimden dolayı pek çok arkadaşım da var, onların gönlünü al, onlarla da ilgilen derken (ayy yazarken şiştim) ben kendimi bulamıyorum. Bahar yorgunluğu değil bu. Basbaya daral geldi, yorgunum, avaz avaz bağırmak istiyorum,
------------------
GEL, NE OLUR!
Gazete okumaktan çok sıkılmaya başladım artık. İçimi karalar bağlıyor.
* Zehirli varillerini tek tek k.çına sokasım gelen o koca koca büyükbaşların zehirli varilleri pisliklerini toprağa gömüp üstünü örten hayvan misali, yurdumun dört bir yanına gömmeleri, “seni gömsünler o toprağa da bir daha çıkama” beddualarımla son buluyor.
* 21 yaşında çoluk çocuk sahibi yaşı gelmiş ancak hala lisede okuduğu için bir gerizekalı olması muhtemel herifi yüce meclise 23 nisanda oturtanlara da sinir oluyorum. İçim cız etti gördüğümde. O herifi (pardon herif dedim) değil 23 nisan kutlamalarında görmek, çoktan askerliğini yapmış olması gerekiyordu. Gerçi o adamın Mehmetçikler arasında ne işi var di mi? Olsa olsa askere gitmemek için halen bu yaşta okula gidiyor ayağı yapmaktadır. Ben de 32 yaşında miniminnacık bir kız çocuğu olarak seneye 23 nisanda bir koltuğa oturmak istiyorum arkadaşlar. 1 günlüğüne de olsa beni de seçsinler, buyur otur desinler. Ben de o ceylan derisinden koltuğa oturup “egemenlik, arkamdaki duvar yazısında değil; bilakis elden giden milletimindir” diyebilmek isterim.
* Siz İstiklal marşını duyduğunda tüyleri diken diken olup ağlıyanlardan mısınız? Ben aynen öyleyim işte. Hele hele içim bir tuhaf oluyor bayrağımı dalgalanırken gördüğümde. Hergün gazete bir şehit cenazesini ve ardından ağlayan çocuklarını ve eşlerini görünce benim de gözlerimden yaşlar tane tane akmaya sonra da yağmur gibi boşalmaya başlıyor. Ne güzel 3 sene öncesine kadar durulmuştu her şey. Ne oldu da birden seçimlerden sonra dalga dalga başladı bu katliam. Ne kadar duyarsız bir millet olduk biz, Onun gibi birisi neden doğmuyor bir türlü? 1881’den beri doğmaz mı bu insan? Eğer doğduysan ve bir yerlerde bir şeyler yapıyorsan ne olur gel artık, gelirsen de ne olur Samsun’dan başla sen de. Aynen ONUN yaptığı gibi. Ya da ikinci büyük taarruz biz gavurların bol bulunduğu ve tek dişi kalmış canavar kale İzmir’den. Yine aynı eskisi gibi. Bak bizler burada seni bekliyoruz

20 yorum:

acicikolata dedi ki...

Kizim madem kollar sisti, o zaman nickini de degistir, topluigneden yorgan ignesine terfi et kihkihkih!

crystalsdreams dedi ki...

ayy benim de içim şişti yaa,sen var ya kaç gel bize,madem İstanbul'a geliyosun, bırak işi gücü,ben sana hayaatının tatilini yaptiriim..bu ne bee..
evlenemden nalları dikicen..tövbe tövbee..
benzer yoğunluk ben evlenirken de vardı,ben de çok en çok yoğun bi iş kadını kişisiyken, bi yandan evi yaptır,bi yandan mobilya seç,bi yandan düğün dernek organizasyoncularıyla cebbelleş,gelinlik provası şeyet,zayıflamaya çalış,aç gez, o dediik hamza kolları eritmek için abuk makinelere gir,bi yandan ihracaatın kralı olup yurdum ekonomisine katkıda bulunurken çaresizce koşturuyodum hayatta..
geçiyo ama..geçip de gidio..bi şekilde gücünü verio Allahıım..
Fakat sana diicem o dur ki, balayını iyi ayarla, sakın ööle gezmeli koşmalı tur mur yapmayasın..rahaatça yayılıp yatacaın,dinlenecein bi tatil organize edesinn..yoksa işte o zaman tüm pilin bitio iğneciim..

ayrıca kollar şişik olabilir gayriyaanım, ne varr..ni dimek yorgan iğnesi yaa..ben de hamza kıristılım naapalım yane..geline saygı efenim geline saygı:)
sen korkma o strablez(ben de bööle biliorum) süper duracak düğün gecesi..kollara takılma hiiiçç...saçını naapçen asıl o önemli..ben düğün günü hiç prova etmeden saçımı topuz yaptırdıımdan çok muzdaribim..herbişi süperdi,inan kollarım dahil herşeyi düşünmüştüm ama saçım bence fenalıktı:)saç için muhakkak özen göster iğnecim..
yine çenem düştü..diğer yazdıın konular için yine gelirim:)öperim:)

Deadora dedi ki...

canim ya sen bu kadar isin arasina birde blog sigdiyorsun, cevap yaziyorsun ya masallah! tahtalara vur, dötünü (pardon dötünü yazdim ama) kasi, boncuk tak..
kollara takilma kim senin koluna bakicak senin gülen yüzünden mutluluklar sacilirken?
bu terör olaylari ve 23 nisan sacmaliklari, kara carsaf giyen ninja kaplumbagalara benzeyen zavalli cocuklar, v.s. yeeetttteeerrr diye bagirmak yeterli olacak insallah.. bir gün..

Meltem dedi ki...

Topluiğnecim sen bu kol işine takma kafayı ben de kristıl hanım gibi düşünüyorum. Asıl saç önemli saç. Ben de önceden saç provası yapmadığıma hayıflanmıştım. Haberin olsun. "straplez" diilmiydi o.

Şirin dedi ki...

Ümitsiz olmayın! Ümit "siz" olun!
Çoğaldıkça biz, onlar korkacaklar bizden... Bu pkk ve şeriatçılar bizim gibi yürekli değillerdir. Çünkü yolları doğru yol değil. Bizler ise nedendir bilinmez tek başımıza dahi oldukça cesuruz. Bu ne güzel bir şey. Bir de bir araya geldiğimizi düşünün! Kim tutar bizi. Ama bizim örgüt evlerimiz, mezralarımız, tarkat yuvalarımız camilerimiz yok ki... Bu yüzden bir araya gelemiyor, birbirimizden kopuk olarak yaşıyoruz. Bence artık belli platformlarda buluşmalıyız... Şu anda haberlerini ve yayınlarını tek ciddiye aldığım tv kanaltürk! Kanaltürk deki canlı yayınlanan programlara düşüncelerimiz belitip bir kamuoyu oluşturmalıyız. Çok geç olmadan!

Sen bu arada sakın evliliği ihmal etme sakın:)) hatta ve hatta en kısa zamanda bebek gelir umarım... BU ülkenin aydınlık annelerden babalardan dünyaya gelmiş pırıl pırıl bir nesle gereksinimi var!
Görüşmek üzere...
Diğer blogum...
http://www.blogcu.com/ikibin6/

aqua / ~~denizbahcesi~~ dedi ki...

hadı ya bu kadar yogunlukla nasıl basa cıkıyorsun???? balayında rahatlarsın artık :)

Pinky dedi ki...

Valla bende yoruldum okurken..21 yaşındaki çocukcağızı görünce bende ufalıp ceplerine gireimde benide meclise alsınlar demiştim seneye senle birlikte gidelim bari :) Birde hani bize "gavur izmir" olduğumuzu bi ara hatırlattılar ya sevinçten ağlayasım gelmişti evet evet burası izmir ilk kurşun düşmana burda sıkıldı diye bağırasım gelmişti neyse..
Merak etme çok güzel gözükeceksin düğünde.Kolları dert etme benim şişlikler seninkileri döver :)

Adsız dedi ki...

Yazık sana topluiğnem ya. Walla yazık. Olmaz ki bu kadar da.

bunca işin gücün arasında bir de kollarına takıyor. Yahu 38 bedende öyle kol olmaz ki,takmışsın sen kafayı ona.

Son bölümde hislerime tercüman olmuşsun tebrikler.

Toplu İğne dedi ki...

kız gayriye, aşkol yani, tamam kollarım dolma gibi ama öyle pattadanak yorgan iğnesi denir mi gelin olacak kıza? :)

kristalim, valla ne iyi olur istanbula geldğimde şöyle işten kaytarıp senin pisikletine binsek, sen+ben senin pisikletinin değil zincirlerini, pedalını, gidonunu pörtletsek, lastiklerini eğirsek, yokuşaşağı bodozlama insek, sen de dişçiye para bayılmadan kurtulsan, ben de dişsiz gelin olsam..oyy oyy oyyy
saçım konusunda topuz olcak orası kesin de sanırım izmirdeki kendi kuaförüme denetip fotosunu çektiricem, sonra istanbulda yapılırken saçım aha işte bunu yapın dicem.

deodoracım, kaşıyom valla, haklısın. kollara takmamam lazım ama fotoğraflarda kötü çıkıyom (bknz. nişan fotolarım). profilden çektirmemek lazım, kolları arka planda bırakmak lazım.

Toplu İğne dedi ki...

şebnemcim, kollarıma takmiyim haklısın ama melun aklım hep kollarımda. patatez gibi. saçıma ne kondurulacağına da karar vermem lazım. taç, çiçek,böcek????? ama hangisi?


sevgili esintiler,
ne güzel yazmışsın, bizim gibi düşünenlerin azınlıkta olmadığını görebilmek çok mutlu ediyo insanı. ve son derece doğru bir tespit, çoğalmamız lazım, bu vatana örnek evlatlar doğurup yetiştirmemiz lazım. ne de olsa bizler birer taneyle yetiniyoruz ama maşallah onlar kedi gibi ürüyorlar.

Toplu İğne dedi ki...

aquacım, nasıl başa çıkıyorum ben de bilmiyorum, ama her an yeteeer diye bağırıp sağıma soluma çemkirebilirim. acaba balayına çıktım deyip eve mi kapansak? bi de erkekler neden o kadar rahat? bi bize bak bi de onlara.

evet pinkycim, seneye 23 nisanda senle kol kola girip gidelim meclise. biz geldik mini mini birler olarak deriz :))

05'im aslım,
gör işte iğneciğinin halini. kollarımı sen izmire gelince göstercem sana. kolsuz giycem ki ibreti alem olsun diye. evet 38 bedenim ama galiba kollarım kendilerini 44 beden sanıyor :))

elma dedi ki...

hem 38 bedensin hem de sikayet ediyorsun be topluigne???
sen kendine dert mi ariyorsun hem? oncelikle evlilikve dugun moduna girmekle basla toparlanmaya, organizasyon sirketiyle anlasmadiysan, gelinmasasindaki meyaz dokumlu cicegi unutma...gazete okuma, ben dun ozellikle iyi bir haber aradim, vallahi bulamadim!
kulsenimizle kavga edersen iki tane de benden cak, ne kadar guzluymus kollarin o zaman anlasilir, ikiseksen yere sermessen,kollarim hamza gibi oldu deme.
bide ne sabir ben kardesim, mobilyalar gelmis, gidip gormemissin, yuh sana...

Adsız dedi ki...

ne güzel yazmışsın her telden
hepsinde hak verdim de
kollarına inanmıyorum ben
ama içini rahat ettirecekse
1 kglik pet şişe al 2 tane
sabah akşam kollar yanda kaldır
100 kere yavaş yavaş
sonra Gülşen'i değil eski yazılardaki kadınları ezer geçersin hem de gelinikle güzel kollarına takmazsın.
Ne bu doluluk ayyy içim şişti benimde valla
kolay gelsin
ama mobilyalara da zaman ayır keyfini çıkar
Sevgileeer

kedi dedi ki...

*Hayatım kollar önemlidir,evet ama bunun için kremle sıkılaştırmanı ve 3kg.dan ağır olmayan dambıllarla hergün yarım saat çalışmanı tavsiye ederim ben,ilerde muhallebi gibi sarkmasını istemiyorsan sıkılaştırıcı ve eğitim şart derim.

*Sende vakit bulamıyorum dersenkoyarım kafayı,hastanede hakkaten nah bulursun vakit makit,deli mi ne?

*O variller sorumluların(kimse böyle zamanlarda asla sorumlu olmaz ama)kıçlarına girsin,hemde hiç çıkmamacasınaaa.

*İş görüşmeni okumuş yorum yazamamıştım,çok komik buldum,hele piçamadan body yapma girişimine "yılın girişimcisi "ödülü verilmesini tavsiye ediiciim cicim:)))

Aslı Cin dedi ki...

Bu yazıyı yazdın da, oh işim başımdan aşkın yazdım kurtuldum diye düşünüyorsan çok yanılıyorsun hanımefendi. İş başka blog başka, mar marş klavyenin başına

)Şiir gibi oldu :))

Toplu İğne dedi ki...

elmaşekerim haklısın valla. meraksız mı desem bilemedim ama bir hissizlik başlamış durumda bende. sanırım evlenme sendromu bu. düğün organizasyonu halen verilmedi bir yere. o kadar gittik konuştuk ama hala tıss yok. hissizim işte! eski iğne olsa yamulturdu ilgilileri

Toplu İğne dedi ki...

zeyacım, verdiğin fikirleriçin çok sağol. süper hemen deneyeceğim. bu akşamdan başlıycam pet şişeler kaldırmaya. hatta o koca damacanalrı da kaldırabilsem onları da kaldırırım yani o kadar kararlıyım dolma kollarımı inceltmeye.

Toplu İğne dedi ki...

biyoniğim, sağol arkadaşım verdiğin yönteme. geçen yaz aldım selüli bilmemne. 150 ytl de para bayıldım ama bi boka yaramadı, tabi ben de az mal değilim, çünkü 1 sene oldu hala bitmedi. demek ki neymiş, ben para verip almasını bilirim, ama kullanmasını bilmem. yani sorun benim, beennn
not: beni yılın girişimcisi seçtiğin için çok teşekkür ederim efenim

Toplu İğne dedi ki...

05'im, sana cevabımı blogunda yazım. işte geldim, burdayım.
öptüm

ucusanlar dedi ki...

Çok uzun yazıyorsun, yoruluyorum okurken...

yaşlılık işte...