Salı, Temmuz 03, 2007

Koku Kakafonisi ve Fıss üzerine bir yazı

Bugün tırışkadan bir şey yazıyorum size. Hem de Dubai'den değil İzmir'den yazıyorum (dubaili ayşe ablaya selam olsun), üstelik kimse para da vermiyor yazayım diye. O yüzden keyfimin kahyası olarak karar verdim bugün sizi parfüm konusunda bilgilendireceğim (!)

Aslında şimdi tırışka dedim ya parfüm uzmanı varsa kızacak bana. “ben bu işe yıllarımı, burnumu verdim, kolay mı kokla, tanı, bunun üst notası var , alt notası var, orta notası var, dokusu var… Bu üst nota da her ne demekse? Müzik olayı falan mı? Alt notasında da ylang ylang, sedir ağacı ve şam eriği var (anasına da babası, yeni evliyken ylang ylang getiriyordu eve-karıcım sana ylang ylang aldım-aaaayyy- yandım anaaammm- dur panik yapma- yılan değil be görgüsüz kadın- ylang ylang çiçeği bu… bilmiyor musun, tropik polenezya yaylasında yetişir bu, şebinkarahisarda taaa ben çocukken, dedemgil polenezyada trekkinge gittiydi de nineme getirdiydi bunun esansını! ), orta notalarda paçulisi var- hani orta notayı anladık da paçuli ne oluyor? Nedir, yenir mi, kokar mı, ot mudur, çiçek midir, yenir mi, içilir mi nedir yani bu paçuli? Sedir ağacı var alt notasında diyor kadın bana. Ulen sen çam ağacını görsen elektrik direği sanırsın, kozalak görsen yerde, onun çamdan değil, doğal gaz kazısıyla yerden oynayan kaldırım taşı sanırsın? sedir ağacı nedir bir ağaç nasıl kokar nasıl bileceksin?
Ben, yani T.İ bunu yer miyimmmm? Bi de bana bilmiş bilmiş paçuli bilmem kaçıncı notada, sedir ağacı ve amber bilmem kaçıncı notada… Sanki senfoni besteleyecek haspa!

Kısacası ben anlamıyorum öyle büyük büyük laflardan. Hele hele küçük küçük insanlardan tarafıma geliyorsa, hiiç mi hiiç anlamıyorum. Ben koku üstadı falan değilim, burnum hoşlanırsa koktuğundan ne ala, yoksa bana ne paçuliden ardıç miskinden… gıcık tezgahtar kalkmış bana aa ardıç var bunun orta notasında, bakın şuranıza sıkayım dayayın burnunuza ayağıyla, 5-6 fıs da kendine sıkar ve seni tütsüler. Sonuç patçuli mi her neyse fücudunuzda bir koku kakafonisi oluşur.

Bi de ben şeyimdir. Nasıl diyim hiçbir zaman ben chanel no.5ten başkasını kullanmam o benim kokumdur diyenlerden olamadım. Ben maymun iştahlıyım parfüm olayında. Sıkılırım bıkarım aynı kokuyu sürekli kendimde koklamaktan. Şişe yarılandı mı kalır o parfüm, hooop gelsin yeni parfüm. Dikkat ediyorum da bir parfümü satın almamda bugüne kadar herhangi bir koku üstadının yani tezgahtarın (kendilerini üstad sanıyorlar da) hiçbir katkısı olmamıştır. İçinde sedir ağacının olması da beni hiç mi hiç ilgilendirmemiştir.

Geçen hafta tekin acara gidip koklamaktan tepe sersemi olmuş bir şekilde çıktım. Sebep? Ordaki uyuz kızın alakam olmayacak bir ton parfümü üstüme boca etmesidir ki, ordan çıkarken kendimi banu alkan gibi hissettim Afrodit gül sokakta!. O sıcakta üzerime sıkılmış onlarca kış kokusu, ağır baharatlı kokuyu atmak için kordonda epey yürümek ve ceryanda oturmak durumunda kaldım. Hayır ben kıza istemem diyorum, aa bu yeni çıktı mutlaka deneyin diyor, yahu ben sevmiyorum onu diyorum, fıssss, bu da var diyor, kullandım onu diyor, fıııs, yok bu kalsın baharatlı sevmem diyorum, fııss, şekerli o istemem koklamıştım daha önce diyorum fıısss.

Beni orda kendimle bıraktığı 5 saniyelik bir boşlukta şişesinden ne menem bir şey olduğunu hissettiğim yeni kokumla tanışmış oldum ve kaçar adımlarla banu alkan gibi uzaklaştım ordan ( o kadar kokuyla milli atlet Süreyya gibi koşamazdım ya gül sokakta, reca ederim yani)

Sonuç: tekin acarda beğen, free shoptan aldır.. bitti gitti. Tanıştırayım, Stella Mc Carthney’den – In Two… Bu aralar İngiliz modacılara taktım, kışın da af buyurun alexander mc queen’in kingdom’ını kullanmıştım. Şimdi de stellacığım tam benim için çıkarmış. Böyle hacışakir sabunu gibi sabun sabun kokuyor. Durun sıkayım 2 fıss da size…nası?

11 yorum:

Aslı Cin dedi ki...

Ben bizzat denedim, yaz için çok iyi bir parfüm bence de. Bu konuda ahkam kesenlere kulak asmam, ben neyi beğenirim ona bakarım, bir de Madam var takibinde olduğum, tanıdığım bu konuda ahkam kesebilece tek kişi de o. Onu bilir onu söylerim :)

Çok yakışmıştı bu koku sana, bu arada.

Bir de aklıma geldi, zevksiz diye burun kıvırdığımız İngilizler son yıllarda her konuda iyiler. Ben de modacılarına bayılıyorum.

Nenoni dedi ki...

Ben koku seçmeyi severim ve basbayağı fazla kokuyu birbirine karıştırmadan hafızamda tutabiliyorum.Ankara Tekin Acarda bir tezgahtar şööle yana doğru çekilip"buyrun sizi hemen burda işe alalım" demişti:)Ama bunu hiç denemedim rastaldığım yerde bir bakayım.Şu anda tommy nin bir parfümünü kullanıyorum o da çok hafif bir yaz kokusu.

Sebnem'den dedi ki...

BEN DE GÜZELLİK UZMANLARININ BİR DOKTOR EDASI İLE YAKLAŞMALARINA GICIK OLURUM..
-CİLDİNİZ NEMSİZ KALMIŞ.BUNU DENEYİN DERLER SENELERDİR.
BENDE...
-HER SEFERİNDE SİNİRSEL EGZAMA GEÇİRDİĞİMİ,HİÇ BİR KREMİN DERDİME DERMEN OLMADIĞINI SADECE BASIT BODYSHOP YOSUN KREMİNDEN NETİCE ALDIĞIMI TEKİN ACAR'DAN SEVİL'E ANLATIR GEZERİM.
PARFÜM KONUSUNDA BENDE MAYMUN SAYILIRIM.TEDARİKLİ GEZME AÇISINDAN EVDE HİÇ YOKSA ŞU AN 10 ADET PARFUMUM VAR.HEPSİ DEĞİŞİK DEĞİŞİK..RUHUMA GÖRE SIKARIM BİR TANESİNİ...AMA GALİBA EN BEĞENDİĞİM DIOR'UN PUREPOSION OLDU..SONRA ALLURE,GIVENCHY,CINEMA,MADIMOSELLIE,GUCCI RUSH,CAROLINA HERRERA,CALVIN KLEIN,OOOOO UZAR GİDER YANİ...

Deadora dedi ki...

parfüm konusunda acayip secicimdir.. nedendir bilmem bana öyle aman aman cok güzel kokulu gelmiyor ve ticigim gibi maymun istahliyim bugun x hosuma gidiyorsa bi zaman sonra sIKIlir z yi kullanirim..
ingiliz modacilara gelince :) kih kih kih..
river island ve debenhams'in imalatini yaptigimiz icin her ay designerlar geliyor ve toplantida neyi nasil yapabilecegimizi söylüyorlar bizlerde olabilecek ve olamayacaklari söyleyip ortaya ürün cikartiyoruz.. cok hos modelleri var bence..
haa unutmadan isteyen olursa önce resmini gönderirim begenirsenizde (outletden aldigimiz icin) ücretini gönderirsiniz bende size yollarim..
hem 1.kalite hem cok uygun hem trendy hem marka ;)

enne dedi ki...

efenim bu konuda yazdığım bir yazı vardı, aradım taradım buldum ve sizinle paylaşayım dedim:)

linki işte burada:

http://ailembenim.blogspot.com/2006/11/parfmn-dans.html

Toplu İğne dedi ki...

aslıcım, madam kim ayol? düşüdün kaç saat vallahi bulamadım. beğendiğine sevindim canım. ingilizler son yıllarda apart yaptı. bi de yemeklerini iyileştirseler, tam süper olacak!

nenonicim,e maşallah sana o zaman. ankara tekin acardaki tezgahtar tabi şok olmuştur seni uzman görünce. asgari ücretle tekin acara fransadan "bayan burun" ithal edip çalıştıracak değiller haliyel :))tommy'e bir bakayım ben de
şebnemcim ha haahaa. evet haklısın, hele hele o uzman geçinenler milli eğitimden 3 aylık sertifika programına katılıp sonra senin yüzünü hacamat etmiyorlar mı?
pureposion değil ama, eskiden annemin poison'u vardı, ogghhkk acaip ağır bişeydi, o yüzden dior pek hazzetmiyorum. senin listen de epey uzunmuş şekerim, ben maymun iştahlı bir kendimi bilirdim, sen beni geçmişsin :))

dea'm, napıyosun? hay ağzını öpeyim, aynı bende öyleyim. maaşı yatırıyorum parfümlere böyle olunca da. vay vay vay bak bi de river island ve debenhams ha? süper. arada bloguna as da bari e-ticarete açılalım :)) iyi fikir.

ennecim, hemen gittim verdiğin linke baktım. ha ha, çok güldüm, aynı hislerime tercüman olmuşsun.sağolasın paylaştığın için

elma dedi ki...

gecen haftasonu ben de parfum almaya yollandim moskova tekin acari sayilabilecek arbatprestij'imize esimle birlikte, yani hayatimin sonuna dek kullanacagim parfum belli, "bulgari beyaz" ancak onu da neden bilmiyorum kolay kolay bulamiyorum artik evdeki de bitmek uzere, magaza da da yoktu malesef, bulgarinin ger cesiti mevcut benimki yok. ikinci secenegim tresor dedim, o da yokmus, ucuncu secenegim samsara olsun madem yok o da kalmamis, iyi pure poison dedim ama benim bi sise poisonum son alanya ziyaretimde annemde kalmis, gidince kavuscaz, sicaklardan bozulmazsa tabii ki,o yuzden vazgectim, amarige olsun madem dedik givenchy satmiyolarmis.. derken bayaa bi dolandim, esim kendine kendi parfumunu aldi, ben secme ozurlu gibi dolandim ortalikta, chanel no5 i denedim, hic abartmiyorum cidden kotu kokuyor, ya da testeri bozulmustu belki yenisini koymuyolar, bilemedim ve nesini begeniyo insanlar anlamadim ben, neyse eternityde karar kilip ciktim ama gecen sene almistim kullanamayip ablama vermistim, yine kullanmiycam kesin hele eternity moment var pembe off o da basagritiyo cok agir hic tavsiye etmem.
Cok uzattim son olarak tavsiyem parfumlerinizi buzdolabinda muhafaza ediniz, sicakta hemen bozuluyorlar ustelik soguk parfum yaz ayinda super ferahlatici oluyor, bilgilerinize efendim;)

Asortik Krep dedi ki...

Çok alemsin ya :)

aqua / ~~denizbahcesi~~ dedi ki...

mmmıımm bıraz sekerlı mı ne?

Adsız dedi ki...

selam toplu iğne, bu tip parfüm satıcılarından, avon ve orfileimcilerden ve kuaförlerde saçıma bakıp bakıp bana saç bakım ürünleri pazarlamaya çalışan kuaförlerden bana da gına geldi:)))
N eyapayım ben o ürünleri bir iki kez kendime bir güzellik yapıp kullandıktan sonra son kullanma tarihleri geçene kadar bir köşede tutuyorum çünkü fırsatım olmuyor, alışmışım saçımı süpürge etmeye, bakım neyime???
Parfüm konusunda ise sadece burnuma hoş gelen kokuyu seçip almak isterim senin gibi.
Blogumu yeniledim, ismimi değiştirdim. Kim bu demeyesin, eski adımla kavak yelleri, yeni adımla demli çay
Sevgiyle kal
www.blogcu.com/yaldizy

Toplu İğne dedi ki...

elmacım, bulgarş beyazı hiç bilmiyorum. onun narenciye kokan yeşilini kullanmıştım ben bir ara. sonra yarısında sıkılıp anneme kakalamıştım parfümü.treser, samsara,poison? anladım ben senin tarzını..baharat seviyosun sen.chanel no 5i bende hiç sevmedim, şu marlyn monroe ablamız ne buluyormuş o kokuda? tavsiyeni tuticiim, teşekkürler bu engin parfüm bilgin için. kızım sen en iyisi tekin acarı aç moskovada. tutar bu iş

asortikçim ay niye öyle diyorsun ayol?

aquacım yok şekerli değil, bak biraz da fısss yapayım sana, halis mulis hacışakir sabun kokuyo

aa kavak yellericim, hayırdır niye değiştirdin blog ismini sen? hemen ışınlanıyorum yazım biter bitmez geliyorum ziyaretine...ben en çok kuaförde çok bilmiş kalfalara gıcık oluyorum 1 hafta önce kestirmişim saçlarımı misal, çok kırık var saçınızda, keselim biraz derler. çok dökülüyor, beyaz var, kaşınızı kim aldı berbat etmiş falan diyip sürekli sana bok atarlar afedersin...