Efendim yeter bu kadar zerzevat familyasından bahsedip ahaliyi merakta bırakmak. Hanımefendileri yeterince tanıttık aleme; gerisini onlar düşünsünler. Şimdi sıra geldi benim balayı maceralarına…
Hemen ağzınızı şapırdatmayın, yok öyle yağma, macera dediysek size aleni her maceramı anlatacak değilim. Şimdi benim gibi bir kılın, balayında bile sorgulayacağı pek çok şey olmuştur mutlaka. İğneleyecek bir sürü şey buldum hemen. Yapım bu; bazen kendime kızıyorum ama olmuyor işte… Siz de toparlayın ağzınızı, bak akıyor kenarlarından; dinleyeceğin hatıratlar tatil adabına yönelik, ötesi yok! :)
Bildiğiniz gibi Antalya Belek Cornelia’ya gittik. Şiddetle tavsiye ediyorum herkese. Süper bir yerdi. Ancak işin içine insanoğlu ve saçma sapan kurallar grince; gel de delirme işte. Kuralar kim koyar? İnsanlar. Kurallar saçmaysa insanoğlu ne olur? Eh onlar da saçma salak olur tabi ki. Aristo düz mantığı işliyor ama doğru bence.
Şimdi düşünün insan tatile niye gider? Dinlenmek için. İşinden binbir mazeretle izin almışsındır, para biriktirmişsindir, güzel bir tatil hayaliyle öyle salak salak ortalıkta dolaşıp valiz hazırlamışsındır, tatil bu artık sabahın kör vakti yataktan kalkmayacak, saati kurmak zorunda kalmayacak, bir yerlere yetişmek zorunda kalmayacaksın.
Nah olmayacak! Tatil adabı diye bir şey var tabi, ben nerden bileyim? Yıllardır tatil yapmaya yapmaya tatilde de sabahın kör vakti kalkıp mesaiye başlanması gerektiğini unutmuşum.
İşte size tatil kuralları (okuyun da görgünüz artsın, benim gibi kör cahil kalmayın otellerde)
1. Otelde olduğunu unutacaksın, sanki işe gider gibi sabahları saatini kuracaksın, çünkü kahvaltı 7.30-10.00 arasındadır. Hele saat 09.45 de gelirsen, “oha, bu saatte gelinir mi amma hırt bir çift bunlar böyle, zaten 15 dakka kalmış bi de size servis mi açıcaz” der gibi bakılır ve her tür kahvaltılık gıda saat 10 olmadan toplanır.
2. 1 no’lu kuraldan önce aslında ilk yapman gerekendir bu. Mümkünse saatini sabah 6ya ya da sabah ezanına kuracaksın ve erken kalkıp odadan 2 adet havlu kapıp koşturarak havuz kenarına koşacaksın. Çünkü sabah 6 sularında havuz çevresindeki tüm şezlonglar hain turistler tarafından kapılmıştır.
3. 2 no’lu kurala uyarken, sabah 6 civarı tüm şezlonglar kapılmış durumdayken, çaktırmadan üzerinde havlu konulup kapıldığı belli olan şezlonglardan önce sağa sonra sola şahit var mı bakılıp etraf temizse 2 adet havlu yallah ağaç dibine atılır ve yerine kendi havluların konulur.
4. Sabahleyin odandan çıkarken kapı kolun asılı 7 çeşit farklı karton parçasını dikkatle okuyun. Okuyun ki, odanız temizlensin, mini barınız doldurulsun, havlularınız değiştirilsin.. Yoksa bizim gibi 2 gün kek gibi bekler durusunuz odanız temizlensin diye. Yahu her istediğin şey için kapıya karton mu asılmak zorunda? Hayır alıştım artık evde kocama da aynı uygulamayı yapabilirim.
5. Otellerde a la carté restoranlarda - (şu yazının asaletine bakar mısın ey okuyucu. A la carté !) – yemek yemek isterseniz asla k.ınızı yayıp akşama kadar mal mal güneşlenmeyeceksiniz. Sabah 2 no’lu kuralı uygulamak için kalktın ya, işte tam o saatte a la carté restoranlar için rezervasyon yaptıracaksın. Aksi taktirde sittin sene orda seçmece yemek yiyemezsin. Çünkü rezervasyonlar sabah 10’da bitiyor. Erken kalkan yol alır yani. Öğlen ara; senle telefondaki uyuz kadın dalga geçiyor; (denedim, gördüm, aşağılandım)
6. Öğleden sonra gözlemeci ve kumpirci geldi mi güneşlenmekte olup yan gel Osman yaptığın yerden tazı gibi koşturup ilk sıralarda yerini alacaksın, aksi taktirde seni kabandan iktiren, parmak arası terliklerinin üstünden parmaklarını ezen bir sürü veletle cebelleşmek zorunda kalırsın, gözlemeyi ve kumpiri de unutursun. Demek ki neymiş, aç kalmak istemiyorsan güneşlenmeyi ve kitap okumayı bırakıp gelen giden garsonu sıkı takip edeceksin. Dürbün getirebilirsin ki uzaktan kokuyu alasın.
7. Ben bu kadar kural öğrenebildim. Bitti!
13 yorum:
İğneciğim, ben diğerlerinden hiç muzdarip olmadığım gittiğim yerde, hatta kahvaltı neredeyse öğlen yemeğine kadar açıktı ama şu şezlong kapmaca olayı beni deli etti. Konuştuğum sahil görevlisi, gece yatmadan gelip havlu bırakıyorlar dedi bana. Çıngar günlerimde değildi, rehavet ve şansla sessizce hallettim gitti. Ama ayıp yani.
Toplu İğnecim desene epey maceralı bir tatil olmus..
Ben de bilirim bu havuz etrafı havlu olayı ve yamek islerinin ne kadar uyuz olduğunu.. Allahtan o zamanlar kucuktum de bu işlerin hepsini annemle babam yapıyordu.. Hatta 3 aile gittigimiz tatilde havluları her aksam farklı biri topluyordu. Gunluk nobet cizelgesi vardı..
Yalnızoda temizliği içinde kapıya asılması gereken ayrı karton olduğunu ilk kez senden duydum. eskiden bu iş her gün yapılırdı ve istemez isen koyardın kapıya karton. Desene burda da uyanıklık yapmışlar..
Sevgiler,
Ne işiniz var çocuklar böyle toplu tatil alemlerinde? Minicik kasabalar, sevimli pansiyonlar, kıyı meyhaneleri, pata pata motor gezileri sizi açmıyor mu yoksa?
Oya hanımcım, beni açıyor da, oğluşumu nasıl zaptedeceğimizi bilemiyoruz daha, acemilik :)
biz bir bayram (yillar önce) kemer'de sultansaray oteline gitmek gafletinde bulunmustuk. ögle yemegi vermiyorlardi. öyle olunca da millet kahvaltida ekmek arasi peynir yapip götürüyormus. bir gün kahvaltidan çikarken bir baktik kapida bir görevli var çantalari kontrol ediyor! o zamanki esim çok sinirlendi izin vermedi.. adamlar da 'beyefendi ne yapalim her sabah bilmem ne kadar teneke peynir gidiyor' demisti hiç unutmuyorum! tam bir komediydi.
tijen
Öncelikle tebrik ediyorum. Allah mesuuuut etsin inşallah...
Sonrasında da bu havuz başı, sahil şezlong derdi, bitmeye yakın servislere yetişebilmek için erken kalkmalar nedense çok tanıdık:)) Tatil tatil değil mübarek; kamp:))
canım allah bir yastıkda kocatsın inşallah :)
bu arada tatilzede birisi olarak seni çok iyi anlıadığımı ifade etmek istedim :)
ya evet aslıcım sormaa, geceden koyuyormuş manyaklar. sanki savaş var ve seferberlik ilan edilmiş gibi...
bgmcim, kapı koluna asmışlar bir sürü karton. uyanıklar tabi; nasıl olsa biz yazdık, assaymışsın kardeşim kapına, okusaydın mantığı işliyor. eğer odamı temizleyi asmazsan, uğramıyorlar bile. belki odayı çöp ev haline getirirsin de yan odadakiler uyarırlar, ancak öyle gelirler yani :)
oya hanımcım, valla çok haklısnız ben de butik tatillere çok severim, her şey kupon olacak, sessizlik, sakinlik, dar sokaklar, patikalar ama o tür yerleri keşfetmeyi çok sevdiğimizden hep gidiyoruz; biz balayı diye lükse kaçtık, herşey ayağımıza gelsin istedik, göl evi tuttuk, bi daha olmayacak; valla söz :))
tijencim, haha güldüm çok; türklerin yurtdışına turla gittiklerinde sabah kahvaltıda verilen ekmeğin arasına peynir katıp öğlen yemeğini beleşe getirdiklerini biliyorum ama yurt içinde de bu yapılır mı yahu!!
şeydacım çok teşekkür ederim. evet tatil köylerindeki tatile ancak ancak izci kampı denilebilir :) allahtan animatörler fazla ortalıkta değildik; hiç değilse onlardan kurtulduk!
zeyaaaaa, ben daha bişey anlamadım ama yaaa. döner dönmez ertesi gün işbaşı, çamaşır,bulaşık,yemek....
iyi ki geç evlenmişi. balayı yetmiyo 5 gün yaaaaa :((((
prettcim evet senin pire maceranı okudum; :)) allahtan otel gerçekten iyiydi ama yazılı olmayan kurallar sıktı bizi (sabahın kör vakti havluyla yer kapma gibi)
potansiyelim arızam; sevin valla tatile gitmediğine...ama sen orda kesin bir arıza çıkarırdın kesin... bu tatil çok tuhaf bişey, hem gitmek istiyorsun dinlenmek için hem de evine döndüğü de yorgunluktan itmiş oluyorsun.
iğneciiim:)))) süper tespitler,aynılarını bizzat yaşadığım tespitler,hatta artık öyle çok tecrübe etmişiz ki,kanıksadıımız tespitler..şöyle ki, ben tatilde geç kalkmayı,gönlümce uyumayı senelerdir unuttum,kahvaltıyı kaçırmak mı?aslaa:)-obez çiftiz şekerim naapalım:)
şezlong kapmada ustayız artık,kahvaltıya inerken,koca şezlong tutmaya,ben de alacarte restaurant rezervasyonu yaptırmaya gideriz,organize çalışırsan,hedefe ulaşırsın:)
unutma sen kocanla bi ekipsin,artık tatillerde bunu ilke edin,hade bakeeem,öperim:)
sen benı guldurdun Allah da senı güldürsün :)
kiz bana mesenenenene den ulassana bisey sorcam tatille ilgili valla bak. nefin'den alabilirsin mesenenene mi
Yorum Gönder